Bu site yetişkinlere yönelik bilgiler içermektedir. 18 yaşından küçükler için uygun değildir.

Gay'ler daha mı iyi oral seks yaparlar?



Bunu ben sormuyorum tabii ki :)) Kızlarımız merak etmiş ve birbirlerine soru sordukları bir platformda buna cevap aramışlar eh bazı kız ve erkekler de cevap vermek için atlamışlar. İlk oral deneyimlerimiz bilindiği gibi anne karnına kadar dayanıyor parmak emmeler vs. Dünya ile tanıştıktan sonra da ne bulursak ağzımıza götürme alışkanlığımız yok değil. o döneme de "oral dönem" deniyor zaten.


Bu dönem 0-1 yaş arasındaki bebeklik dönemini kapsar. Oral dönemde temel haz kaynağı emmedir. Emme pasif ve bağımlı bir davranıştır. Freud’a göre anne ya da anne yerine geçen yetişkin tarafından çocuğun memeden erken kesilmesi ya da aksine çok uzun emzirilmesi onun bu döneme bağımlı olmasına neden olmaktadır.Emme ihtiyacı daha sonraki yaşamında da sürmektedir. Örneğin, öğrencilerin sinirli ve gergin olduğunda tırnak yemeleri, Freud’un oral bağımlılık  olarak tanımladığı durumun bir göstergesidir.kaynak


demiş bilim ama oral seks'in bu dönemle ne alakası var diyebilirsiniz ben de dedim hatta ne alaka! belki oral seks'e bağımlılık ya da olmasa olur bu dönemden kalmadır bilemem :))) 


Oral seks (blowjob) deneyimim yok denilebilir,  ilişki deneyimim yok denilebilir olduğu için bu da normal :))) Daha önceden de dediğim gibi partnerime yapmaya kalkmıştım ve böghhhöh dememle başlamadan bitirmiştim olayı (şimdiki aklım yok tabi o zamanlar ahahaha) her neyse bakalım bu soruya nasıl cevap vermişler;


Soru gelsin;




Arkadaşlarım bir travestinin yaptığı oralı hiç kimse yapamaz bir gay kadar ateşli ve istekli bir oral dünyada yok gibi kendinden emin cümleler kuruyor.


Ve sahiden gayler bir penisle oynamasını ona sahip olmayı herşeyin üstünde görüyorlar bu durumun sizce sebebi nedir?


şimdi ben olsam nasıl cevap verirdim önce onu yazayım sonra verilen cevaplara geçeriz;


Öhüm evladım hem "arkadaşım diyor" diyip işin içinden sıyrılmışsın hem de "arkadaş gay değil ha travestiyle beraber oldu" demeye getirerek onu bir şekilde aklamışsın! sandıysan da bal gibi sen merak etmişsin bu olayı :)) Gayler bir penisle oynamayı ve ona sahip olmayı herşeyden üstün görmüyorlar ama evet penis sevilmeyecek gibi de değil ahahahah o.O


neyse gelelim sitede verilen cevaplara pembeler kızların cevapları;


aynısından kendisinde de olmasından kaynaklanıyor bence :D


çünkü erkeklerin bunu çok sevdiğini bilirler çünkü onlarda erkek :D ve bi erkeğin istediklerini bildikleri için öyle bence


2. cevap güzel olmuş "çünkü onlarda erkek" diyerek olaya nokta koymuş ama straight kafalı bir sözüm ona erkek bunu kabul etmemiş ve bu cevaba şöyle bir yorum döşemiş;


bende bir erkek olarak yanlıs dusunuyorsun sen bir erkeginn istediklerini bildigi için degil kendisi ondan zevk aldıgı için yapar bunu psikolojisi farklı olan erkekler bunlar.. hiçbir normal, gay becermez karsı cins dururken.


gayler = psikolojisi farklı + normal olmayan anormal; çünkü normal olan birisi gay becermez gider kız becerir demiş burada arkadaş özetle lol "gay" kelimesinin yerine "erkek" bile yazamamış :P


şunlar da erkeklerin cevapları;


Bi kadının erkek bulması mı daha kolaydır bi gayin mi erkek bulması ?
E zor bulunanın da kıymeti daha iyi biliniyor sanırım :D


burada ne demek istediğini çözemedim :P devam edelim;


i..e oldukları içindir ...


--


travesti ile olamadığımdan bilemiyorum tam cevabı... ama kafama takılan şu, bu arkadaşın gay ya da biseksüel mi? 
çünkü travestilerle olup hala heteroseksüel erkek olduklarını öne süren bazı türkler var da...


Kaynak
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

O Ses Türkiye


Şimdi ne alaka bu demeden önce program başladı başlayalı izlenimlerimi aktarmak istiyorum. Yalan esas konu Murat BOZ :))

3 bölümdür izliyorum yoksa 2 miydi o.O her neyse bunlar ne zaman üstünü değiştirecek yahu hepsini aynı gündemi hallettiler dedim di tam dünden için ama programın yarısından sonra şükür kıyafetleri değişmiş bir şekilde karşımıza çıktı jüri üyelerimiz. Jürinin çekişmeleri oldukça hoş program tuttu beni yani ama bazı sesler çıktığında "heh zap yapmama fırsat çıktı" dediğim de oluyor. Şimdi jüriyi tek tek değerlendirecek olursam izlenimlerim şöyle. (kime neyse artık)

Hadise: Murat Boz'un kendisine sataşmasından, laf çarptırmasından oldukça hoşnut istemem yan cebime koy hesabında lol bu ikisi ilerde çıkarsa hiç şaşmayın. Hadise'yi genelde yabancı müzik ağırlıklılar seçerse o alanda başarılı olabilirler dans konusunda, sahne konusunda vs. Seçimlerini de genelde seviyorum.

Mustafa Sandal: Ben buraya işimi yapmaya geldim havası var. Diğerlerini pek takmıyor bazen "heh işte bu" diye basıyor butona ama arkasına döndüğünde ve diğer jüriler de butona basmadığın da yüz ifadesinden (tabii yarışmacıyı da görüyor bu arada) "amanın boku yedik" ifadesi rahatlıkla alınabiliyor. lol :)) Bunun takımdan da bişiler çıkar umudundayım.

Hülya Avşar: ahaha gözleri ya Murat'ın butonunda ya da Mustafa'nın. Bazen onlar basacak gibi yaptıklarında gaza gelip butona basıveriyor :)) Bazen de kafadan basıyor nasılsa diğerleri de döner diye ama tek kalıyor "ben bu işi biliyorum" havasında lakin takımından pek bişi çıkmaz sölimm ama şöyle bir durum var; Hülya Avşar cidden yufka yürekli; takımında olan birisinin durumu kötüsü ise yarışmada kazanamasa bile kendisi bişiler yapar onun için; bunu bilenler de O na atlıyor zaten hafiften acıtasyonvari olanlar.

Murat Boz: Kendinden oldukça emin bu işi biliyorum ve butona basıyorum havasında hem tüm kızlar da nasılsa beni seçecek triplerinde; Hadise'ye de yazıyor arada lakin bu takımdan bişiler çıkar diye düşünüyorum. Tipe önem veren halkım ve lise stayl kızlarımız Murat Boz için parmaklarını çalıştıracaklardır sms de emin olun :))

Peki ben olsam kimi seçerdim;

Tabii ki Murat Boz'u ahahaha, Murat Boz beni Boz! aman pardon senin takımlarını! seçiyorum şey heyecandan senin takımlarınla şey takımlarında aman takımında olmak istiyorum oh be :)))

Ya siz kimi seçerdiniz?

(ev oğlanı cevaplamasın çünkü kendisi dün msn de "ıyy işim olmaz hiçbiriyle" demişti sonradan  "Acun un yapığı işlerden beni ekrana yapıştıran bir kişi vardı o da Taner!! ah o "o yeahhh" diyişi yokmuuuu) dediğinde ben izin isteyip msn imi kapatmıştım daha ileri gidip engellemediğime dua etsin o.O)
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Ne Görüyorsun?


























zevk, yağmur, yalnız, yaprak, muz :))

lool...
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Hitler'e Özenmek


Siyasetten ve siyaset konuşulan bir ortama maruz kalmaktan nefret ederim. Böyle bir başlık ve içerik yazmakta aklımın ucundan bile geçmezdi lakin sağda solda ve özellikle facebook'ta öyle yorum ve paylaşımlar gördüm ki ben ne düşünüyorumum bir köşede kalsın diye düşündüm ve yazmaya karar verdim; bu kadar sağlıksız bir düşünce içerisinde.

Öncelikle başta şehitlerimize Allah'tan rahmet, kalanlara sabır ve tüm milletimize başsağlığı, tüm yaralılara da acil şifalar diliyorum.

Zorunlu askerlik yaptırılan bir ortamda zorla orada tuttuğun kişilerin güvenliğinden de sen sorumlusun devlet / genelkurmay. Dindar bir ülkede yaşadığımızdan ve çoğumuz da mülsüman olduğumuzdan dolayı şehitlik mertebesini çok iyi biliyoruz büyük bir lütuf. Lakin!!!; milletin bu dini yönünü sömürerek "şehit oldu vatan sağolsun" demek olayın üstünü örtmek işin kolayına kaçmaktır. Bunun hesabı ilgili yerlerden sorulmalıdır kulağa hoş gelir belki "şehit oldu" kelimesi ama orada hayatının baharında gencecik daha gün görmemiş nice hayalleri olan gençler toprağa düşüyor. Şimdiye kadar 10 kere aynı bölgeden aynı bölgeye saldırı olmuş ve hep büyük sayıda kayıplar mevcut o zaman adama sorarlar 1. sinde öğrenemedin 2. sinde zafiyetin vardı ya geri kalanlarda !!! neden ve nasıl oldu bu ölümler?

Doğru ya ABD istihbarat vermedi, İsrail, Suriye, İran destekledi zaten Irak belli bunları besliyor hepsi doğru hepsinde haklısınız da be hey tepedekiler "BİZ NE YAPTIK" bunun suçunu sağa sola atmak çok kolay basit SENİN İSTİHBARATIN NE ALEMDE? 3 aylık eğitimle oralara sürdüğün garibanları nasıl koruyorsun? 30 yıldır bu işi neden öğrenemedin? Adamların geldiği yerler belli "uluslararası hukukmuş" tepelerine neden inmedin o kampların? Halen!

Denildiği gibi 26 şehit 70 milyon da yaralı var cidden çok üzücü ve elem verici.

Gelelim facebook'a;

Allahım öyle yorumlar öyle paylaşımlar var ki çoğundan bundan sonra mesaj gelmesin diye engellemek zorunda kaldım. İnsan içince içinde ne var ne yok dışarı döküyor ya o hesap içinde ne varsa dökmüş dışarı millet. Faşizanlığın haddi hesabı yok.

Her zaman derim eğer bizler de pkk yı "Kürt Milleti" için bir şeyler yapıyor sanıyorsak baştan kaybetmiş oluruz. Aksine milletin arasına nifak sokmakla kendi halkına zulmetmekle korkuyla şiddetle onları sindirmeye çalışmakla en büyük şeerefsizliği yapmakta zaten; "maşa" olarak kullanıldığını bilmeyen de yok onlara sahip çıkan Kürt'ler yok mu var kendileri için bir şeyler yaptığını sanan ve etnik milliyetçilik yapan Kürt'ler de var. Aynı Türk Milliyetçileri gibi. Bunları kendi hallerine bırakıyorum (bijii'lerini kurt ulumalarını) bunlar için yapılacak bir şey yok şimdilik. Ama diğerlerine ne oluyor?

"En iyi Kürt ölü Kürttür"

bu cümleyi kullanırken hesapsız kitapsız empatiden yoksun, acaba bu cümleyi söyleyince pkk ya hizmet ettiğini anlamıyor mu bunu diyenler bu ne demektir ya! sen resmen şunu demiş oluyorsun bu cümleyi kullanmakla;

Eğer sen bu cümleyi kullanma hakkını buluyorsan kendine güzel kardeşim bir Kürt'ün de "En iyi Türk ölü Türk'tür" cümlesine diyecek lafın olmamalıdır olamaz da. Sen bu cümleyi kullanırsan pkk yı meşrulaştırmış olursun o zaman adamlar "haklılar davalarında" dedirtmiş olursun !!! akılsız beyinsiz düşüncesiz kardeşim!

Askere gidip şehit olan Kürt vatandaşlarımız ne oluyor o zaman? Şehit analarının feryatlarını izlerken hiç mi Kürtçe Ağıt duymadı o kulakların?

Önemli olan kelimeyi kullanmak için kullanmak değil altında yatan oyunlara alet olmamaktır. Hepimizin acısı, üzüntüsü derin hesabı birbirimizden değil bizi bu duruma düşürenlerden soralım, kuzey ırak ı yatakları belleyen orada istedikleri gibi at koşturanlara dur diyelim tepelerine inelim.

Bir şeyleri ortalığa savururken 2 kere düşünüp 1 kere söyleyelim, içer de de dışarıda da hem Kürt hem Türk hem de diğer milletlerden bir sürü vatan millet devlet düşmanı var zaten derdimiz Türkiye Cumhuriyeti olsun. 70 milyonluk milletimiz olsun. Birliğimiz Beraberliğimiz olsun.

Başımız Sağolsun.
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Salih



Salih öldürdüğü için
Yıllarca hapis yattığı
O ibneyi**
O gece
Cihangir`de değil de
Bir pavyon sahnesinde görse
Ayakta alkışlardı
Rahşan affetmese
Evlenemezdi salih
Ve bıçaklayamazdı karısını
Bakire çıkmadı diye
Halbuki aynı salih
On sekiz yaşının
İlk soluğunu
Kerhanede almıştı
Emre AYDIN
Emre Aydın'ın dinlemediğim parçası yoktur sanırım, hangi şarkısını dinlesem elim bir sonraki parçasını dinlemek için atlama tuşuna gitmez tüm albüm akar gider. Bu yüzden severim kendisini yukarıdaki şiiri ile de yine kalbimi fethetti. İki yüzlü milletimiz için yazılmış en güzel şiirlerden birisi bence.
** her ne kadar ben ibne kelimesini kullanmasam ve kabul etmesem dahi bura da "salihvari milletin" görüş açısından bahsettiği için sorun yok aynen de onların gözünde o kelime ile adlandırılıyoruz. (altıma doğru tabi onların her türlü adlandırmaları)
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Matthew Shepard ve Nefret Cinayetleri


Matthew Wayne Shepard; bundan 13 yıl önce bugün sırf homoseksüel olduğu için vahşice ölüme terk edilen gencin adı. Öldüğünde daha 21 yaşında idi. O yıldan öncesi de olduğu gibi bugüne kadar da halen nefret cinayetleri acımasızca devam etmekte. Bu ismi ve işlenen cinayeti çoğunuz duymuşsunuzdur zaten, duymayanlar için tekrar edecek olursak;

Matthew Wayne Shepard (1 Aralık, 1976 - 12 Ekim, 1998) Amerikalı homoseksüel bir üniversite öğrencisiydi. 7 Ekim'de Russell Henderson ve Aaron McKinney adında iki genç ile tanıştı. İki genç,Shepard'ı evine kadar götürebileceklerini söylediler ancak onu uzak,kırsal bir alana götürüp orada çeşitli işkencelere maruz bıraktılar ve bir çite bağlayıp onu orada ölüme terk ettiler. Shepard, Aaron Kreifels adında bir bisikletçi tarafından bulundu ve bulunduğunda Shepard komadaydı. Shepard, 12 Ekim'de saat 12.53'de hayatını kaybetmiştir. İki gencin Shepard'a işkence edip öldürmesinin nedeni Shepard'ın homoseksüel olması olarak bilinir. Shepard'ın öldürülmesi ile birlikte ABD'de nefret suçları kapsamına ilk kez cinsel yönelim kavramı da dahil edilmiştir.(wikipedia)

__

Bu kisi bir cite baglanmis ve olunceye kadar degil, doven 'kisi'ler dovmekten vazgecinceye kadar dovulmustur. nefretciler, nefret makineleri sizmak ya da karilarini dovmek ya da turlu turlu baska kotulukler yapabilecekleri yeni kurbanlar bulmak icin oradan ayrildiktan sonra kalan bir kac nefeslik canini kollari iki yana acik, cite bagli, basi asagi sarkarken vermistir. Üzerinde yirtilmis kareli oduncu gomlegi ruzgarda sallaniyor gibiydi. icinde kana bulanmis beyaz bir tshirt. cesedinin fotografi, sanki neresine odaklamaya calissam orasi bulaniklasan, hatirlamaya icimin, gucumun yetmeyecegi bir gercek (ripley - ekşisözlük)

__

1998 senesinde Wyoming'in Laramie kasabasında eşcinsel olduğu için homofobikler tarafından tartaklanarak ölüme terk edilmiş kişi. öldürüldüğünde 21 yaşındadır. nefret suçu kavramının beraber anıldığı kişi olmuş ve nefret suçu kavramının kapsamına cinsel yönelim/sexual orientation/glbtq kavramlarının dahil edilmesine vesile olmuştur. cinayet ile ilgili olarak the laramie project isimli film çevrilmiştir. film belgesel niteliğinde olup, röportajların canlandırılması şeklinde çekilmiştir.(ride -  ekşisözlük)

__

cesedi bulunduğunda yanı başında bir geyik duruyormuş matt'in. annesi için teselli kaynağı olmuş bu, son nefesini verirken oğlu yalnız olmadığı için.

istiyorum ki, biz buralarda eşcinsellik hastalıktır, değildir, ben normalim sen ibnesin tartışmaları yaparken; 21 yaşında çite bağlanıp dövülerek, 18 saat boyunca ölüme terkedilen matthew shepard'ı hatırlayalım. istiyorum ki, nefret suçları son bulsun, bizim de herkes tarafından, herkes gibi hayatımızı yaşayabileceğimiz ve bu hayatta başarılı olabileceğimiz bilinsin. (carnivean - ekşisözlük)



__



Bir çok nefret cinayeti işleniyor Matt'in cinayeti ise dünya basınında ve ABD büyük infialler yaratması ve olaya herkesin yönelmesi. Bu sayede ABD de "cinsel yönelim" ve "nefret cinayetleri" ile ilgili yasalar çıkmıştır.


Sevgili Matthew; umarım gittiğin yerde huzuru ve istediğin gibi bir yaşamı bulursun. Seni ve senin gibi nefret cinayetlerine kurban gidenleri sevgi ve saygıyla; sizleri öldüren canileri de lanette anıyorum.

The Laremie Project filmini izlemenizi tavsiye ederim...
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Askerden Muaf Olanlar Anlatıyor - Nakhar - 2 -



 
(03 Mayıs 2011)

Askerlik şubemden aradılar “itiraz dilekçemin cevabının geldiğini” söylediler. Tekrar 15 fotoğraf birkaç kimlik fotokopisi ile tarafıma hazırlanan içerisinde bir önceki belgelerimin olduğu bir zarfla Haydarpaşa GATA’ya sevk edildim.

(05 Mayıs 2011)

Haydarpaşa Gata’dayım… Zarfı görevli memura teslim edip sıramın gelmesini bekledim… İçeri girdiğimde Bay A. Önündeki bilgisayar ekranına bakarak konuşmaya başladı ve…

Bay A - Şikayetin nedir?
Ben – Aslında şikayetim yok ama eşcinselim.

A – Kimlerle birlikte oluyorsun?
B – Erkeklerle! (ilk aklıma gelen cevap buydu.)

A – Hiç kadınlarla birlikte oldun mu?
B – Hayır

A – Neden?
 B – Onlardan cinsel manada hoşlanmıyorum.

Şeklinde kısa bir konuşma geçti, kağıtlarımı alıp arkasına bir şeyler karaladı bana dönüp “Bu testleri yaptırıp tekrar bana geleceksiniz” dedi. Nerede yapılacağını nasıl testler olduğunu sormaya kalktımsa da net cevaplar alamadım ve başka bir hemşire tarafından test odasına yönlendirildim… Yarı korkulu (şimdiye kadar duyduklarım pek iç açıcı şeyler değildi ne de olsa) test odasına geldim. Görevli hekime elimdeki kağıdı uzattım çok sakin bir şekilde elinde bir kitapçık ve öss sınav formu gibi bir şey tutuşturup detaylı olarak nasıl doldurmam gerektiğini anlattı…

Test MMPI (minnesota çok yönlü kişilik envanteri); 566 adet birbirini tekrarlayan sorulardan oluşan bir test tamamına cevap vermek zorundasınız, en fazla 10 adet boş bırakmaya izin veriliyor yoksa geçersiz sayılıyor. Tam üç saat boyunca gerim gerim gerilerek testi tamamladım… Mesai saati bitmek üzere olduğundan diğer HTP adlı testi ertesi gün tamamlayabileceğim söylendi.

(06 Mayıs 2011)

Sabah 9:00 da ikinci test için geldiğimde aynı hekim boş bir A4 kağıdı ve boya kalemleri uzatarak insan, ağaç ve evden oluşan bir kompozisyon oluşturmam söylendi. Bir şeyler karaladım yarım saat içinde (Uçurumun kenarında ellerini açmış eteği ve saçları dalgalanan bir kadın, Salkımsöğüt ağacı ve bu ağaca sarılmış bir erkek, asma katlı içten merdivenli bir ev ve evin arkasında ağaç topluluğu çizdim) Ardından resim kağıdının yanında verdikleri “Ağaç ne ağacı, bu insan kim ve ne yapıyor, ev kimin evi” şeklinde sorulardan oluşan kısa testi cevapladım… Test odasında psikiyatra teslim ettim ve kısa testteki soruların bir benzerlerini bana yönelttiler. Daha sonra raporum yazıldı ve Bay A.’nın yanına gidip tüm test sonuçlarını verdim. Yine benzer sorular sorulduktan sonra…

Bay A. - “Çevrende eşcinsel olduğunu bilen birileri var mı?” dedi.
Ben – “Ailem, arkadaşlarım ve çalıştığım şirkette herkes biliyor.” Dedim…N

Not: (Aileden birini istemeleri sizin durumunuza bağlı, ailesi bilmeyen arkadaşlar, kendi arkadaşlarından birkaç tanesi ile gidebilir.)


(10 Mayıs 2011)

Küçük ablamla Kadıköy’de buluşup Haydarpaşa Gata’ya gittik birlikte Hastane Konsey toplantısı saat 10:30’daydı bir sıra numarası alıp Aile Görüşmesi adı verilen görüşmeye ablam tek başına girdi, öncesinde ablama abartmaması gerektiğini söylememekle hata etmiştim… İçerideki konuşmalar kapalı kapıdan duyulabiliyordu…

Psikiyatr: Kardeşinizin ne rahatsızlığı var?
Ablam: Hımm şey, gay!

P: Anladım, peki bana biraz ondan bahsedin.
A: Bir sevgilisi var……..bizden ayrı yaşıyor……

P: Eğer askere gitmesini istemiyorsanız daha somut şeyler söylemeniz gerekiyor, makyaj yapıyor mu vs?

sonrasını pek duyamadım ablam çıktığında “sallayabildiğim kadar salladım, bunlar Fatih Ürek gibi bir şey bekliyorlar, anlamadım estetik yaptırmayı düşünüyor vs dedim…” dedi.

Saat 10:30 Konsey’e girdim, stajyerlerle beraber 20 kişi vardı rahatlıkla, sadece bir doktor soru yöneltti…

Doktor: Rahatsızlığın nedir?
Ben: Rahatsızlık olarak görmüyorum ama eşcinselim…

D: Kendinden bahseder misin biraz, askerliğe elverişlidir kararına neden itiraz ettin, ilk ilişkini ne zaman yaşadın, epilasyon yapıyor musun, bu konuyla ilgili belgeleyebileceğin bir yardım aldın mı? (elinde daha önce anlattığım test sonuçları mevcut)
Ben: 6 yıldır bir erkekle beraberim, herhangi bir test uygulamadan tamamen görünüşüme bakarak verdiler o uygundur raporunu, aynı evde yaşıyoruz, epilasyon yapardım eskiden ama erkek arkadaşım hoşlanmıyor, kadın gibi olmanı istesem gider kadınlarla birlikte olurum diyor şeklinde %90’ı palavra olan bir konuşma geçti…
 
D: Tamam çıkabilirsin. dedikten sonra bir hafta sonrası salı gününe randevu verildi.

(17 Mayıs 2011)

Saat: 13:00 isimler teker teker okunuyor. Sıra bana geldiğinde içeri giriyorum, bir doktor kararı yüzüme okuyor: “F17D4 Barışta ve Seferde askerliğe elverişli değildir” aldın. Rahatlıyorum…

Saat: 15:00 Onaylanmış raporu aldım… Çıkmadan önce bana “neden tek eşli olamıyorsunuz” diye soran kadın doktorun yanına uğrayıp “Sırf şu raporu almak için bizi yalan söylemeye zorluyor sistem, ama bilin diye söylüyorum tek eşli yaşıyorum ve bu şekilde yaşayan birçok insan var, önyargı oluşturmayın, sizi gerçekten sevdim…” dedim. Gülümseyerek “buna gerek yoktu ama doğrusunu yapmışsınız…” dedi. Ben de gülümseyerek karşılık verdim haklı olduğumu belirterek...N


Kendisinden izin isteyerek; yayınlamamda sakınca olmadığını söyleyen Sevgili Nakhar'a tekrar teşekkür ediyorum. 
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Askerden Muaf Olanlar Anlatıyor - Nakhar -


Serimize devam ediyoruz. Bu sefer bir blogger arkadaşımızdan kendi iznini alarak kendi blogunda yazdıklarını buraya aktarıyorum. 

_________________

Öncelikle söylemeliyim;

-  Kadın gibi giyinmeye gerek yoktur.
-  Makyaja gerek yoktur.
Pornografiyi aşan fotoğraflar çektirmenize gerek yoktur.

Gerekli evraklar:

-  En standart işlemler için 15 adet vesikalık fotoğraf (pul fotoğraf kırmızı fonda çekiliyor.) Toplamda 36’lık 
alırsanız çok daha iyi olacaktır zira sonradan ektra fotoğraf ihtiyacı olabiliyor.

 En son mezun olduğunuz okulun diploması veyahut geçici mezuniyet belgesi aslı ve 5 adet fotokopisi

     -  Nüfus Cüzdan aslı ve 5 – 10 adet fotokopisi

Şubeye gidiyoruz… Askerlik işlemleri için geldiğimi söylüyorum, herkes tarafından doldurulan bir formu uzatıp doldurmam isteniyor. (standart prosedür)… Dolduruyorum. Görevli memura uzatırken psikolojik sorunlarım olduğunu söyledim ve askeri hastaneye sevk istediğimi belirttim. Bunun için sizi “Toplum Sağlık Kurumu” adı verilen sağlık ocağı modunda bir yere yolluyorlar. Gidiyorum…

Toplum Sağlık kuruluşunda… Rahatsızlığınızın ne olduğu sorulduğunda “eşcinselim” demeniz yeterli karşılığında her görevli memurun verebileceği tepkileri vereceklerdir: 

“Eşcinsellik askerlik yapmaya engel mi? 
Kendini saklarsın bitirirsin ne olacak? 
Şart mı gitmemek?” gibi… 

Kısa ve net “Engel! Saklayamam! ve Şart!” gibi cevaplar olmalı ki “Askeri Hastane Psikiatri Bölümüne sevki uygundur.” İmzası atılabilsin…


(22 Şubat 2011)
Askeri hastaneye sevki uygundur yazısı aldıktan sonra daha önce saydığım belgeleri kapalı bir zarfa koyup Gümüş suyu Askeri Hastanesi’ne sevk edildim, o günü izleyen 3 gün içinde Gümüş suyu Askeri Hastanesi’ne geldim. Zarfı teslim edip gerekli kayıt işlemlerinden sonra sıra bekledim ve görevli psikologla görüşmeye girdim…


(25 şubat 2011)

Psikiyatr – Rahatsızlığın ne?
Ben – Psikolojik sorunlarım var.

P – Herhangi bir tedavi görüyor musun, hap kullanıyor musun?
B – Hayır, eşcinsellim.

P – Böyle saç sakal gelmişsin, ben sana nasıl rapor vereyim, eskisi gibi fotoğrafta isteyemiyoruz zaten, ben buraya askerliğe elverişlidir yazıyorum git askerliğini yap!
B – Herhangi bir testte tabi bile tutmadınız, aile onayı istemediniz?

P –Senin ailen senin istediğini söyler hadi ben buraya yazdım git itiraz et uğraş.
B – Nereye itiraz edeceği nasıl?

P – Askerlik şubesine dilekçe yazacaksın…

ogay'in notu;
(buradan şunu anlıyoruz psikiyatr bile olsun her ne kadar da okusan kafadaki stereotipler hep aynı eşcinsellik kırıtmakla, tüysüz olmakla kısacası "kadın gibi" olmakla eş değer; hocam kusura bakma da boşuna dirsek çürütmüşsün vesselam)

(28 şubat 2011)

Ertesi gün “Karara itiraz ediyorum, tam teşekküllü bir askeri hastaneye sevkimi istiyorum” konulu bir dilekçeyle beraber aldığım askerliğe elverişlidir raporunu askerlik şubeme getirdim… Gerekli prosedürler neticesinde bir seferliğe mahsus sorgusuz sualsiz itirazımı kabul ettiler… Rapordan ve dilekçemden biri savunma bakanlığına, biri nüfusa kayıtlı olduğum yerdeki şubeme, bir de kendi şubem de kalmak üzere 3 kopya yapıp bana “Sonucu 1-2 ay sonra belli olur biz sizi ararız” dediler…

O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Askerden Muaf Olanlarlar Anlatıyor -3-


Bir önceki yazı için tıkla...

HASTANE SÜRECİ

Hastanede nasıl görüşmeler yapacağım?



Bu gideceğiniz hastaneye göre değişiklik gösterebilir. Ben size kendi sürecimi anlatacağım. Hastaneye gittiğinizde ilk yapmanız gereken baştabipliğe mühürlü zarfınızı açtırıp Psikiyatri’ye sevk almak. Sabah erken giderseniz sıranın önlerinde yer alabilirsiniz. Psikiyatri servisinde ilk olarak bir psikiyatrın karşısına çıkacaksınız. Kendisine çok uzatmadan, kısa ve net bir şekilde eşcinsel olduğunuzu, bu nedenle askerde zorluklar yaşayacağınızı düşündüğünüzü ve askere gitmek istemediğinizi belirtin. Yaşayacağınızı düşündüğünüz zorlukları gerekirse net, ayrıntılı ve örnekler vererek anlatın. Çoğu İstanbullu psikiyatr ya da psikolog Lambda İstanbul derneğinden haberdarlar. Lambda’dan bilgi ve yönlendirme aldığınızı gerekirse söyleyin. 


Bundan sonra psikiyatr sizi bir psikologa yönlendirecek. GATA’daki psikolog bana 3 test uyguladı. Siz daha çok, daha az ya da hiç testle karşılaşmayabilirsiniz. Bana yapılanlardan ilki her psikiyatriye sevk olana standart olarak uygulanan 500 küsur soruluk ve sorulara EVET/HAYIR olarak yanıt verdiğiniz test idi. Bunu kendinize göre cevaplayın. Eğer bilinçli olarak abartmaya ya da bilgi saklamaya çalışırsanız test geçersiz çıkabilir. İkinci olarak Ev-Ağaç-İnsan testi var. Bunu İnternet’te araştırırsanız bilgi bulabilirsiniz. Ana fikir olarak sizden bir ev, bir ağaç, bir de insan çizmeniz isteniyor ve bunlar üzerine yazılı olarak soruları yanıtlamanız isteniyor. Son olarak da cümle tamamlama testi var. Burada da verilen bazı kelimelerle başlayan cümleler kuruyorsunuz (annem, erkekler, keşke, aile, hayat, vs). Bu üç testte de özel bir şey yapmanıza gerek yok. Kendiniz gibi olup cevaplar ve doldurursanız sorun olmayacaktır. Bu testlerden sonra psikolog sonucu değerlendiriyor ve sizi mülakata alıyor. Esas önemli olan kısım bu mülakat. Raporunuzu yazacak olan kişi aslında bu psikologdur. Dolayısı ile onu ikna etmeniz önemlidir. Psikologa gerekirse yanınızda getirdiğiniz delilleri sunabilirsiniz.


Size sorulacak olan sorular şu başlıklarda toplanacak; 

- Ne zamandır farkındasınız? 

- Nasıl bir hayat sürüyorsunuz? 

- Kadın kıyafetleri giyme, makyaj yapma, vs eğilimleriniz var mı? 

- Cinsel yolla bulaşan hastalığınız var mı/geçirdiniz mi? 

- Gelecekte nasıl yaşamayı düşünüyorsunuz? 

- Gündelik hayatınızda kendinizi nasıl saklıyorsunuz/saklıyor musunuz? 
- Neden askerlik yapmak istemiyorsunuz?



Bunların hepsine açık yüreklilikle cevap verebilirsiniz. Ancak özellikle “kendimi çok iyi saklıyorum, kimse anlamıyor” iddiasında olursanız size “istersen bu şekilde askerlik yapabilirsin” baskısı gelebilir. Mülakattan sonra psikolog raporunuzu yazacak. Bundan sonra hastaneye göre iki farklı uygulama olabilir. Psikologdan aldığınız raporu ilk görüştüğünüz psikiyatr direk onaylayıp sizi hastanenin Sağlık Kuruluna sevk edebilir. Ya da psikiyatr sizi hastanenin Sağlık Kuruluna sevk etmek üzere hastanenin Psikiyatri Konseyine sevk edebilir. Benim başıma GATA’da ikincisi geldi. Yani bir adım fazla görüşme yaşabilirsiniz. İkinci olasılıkta size bir gün verecekler ve o gün gelip hastanenin Psikiyatri Konseyine çıkacaksınız. Burada sadece psikolog ve psikiyatrlardan oluşan bir grup doktorla grup mülakatı yapmanız gerekecek. Bu mülakat yaklaşık olarak size test yapan psikolog ile yaptığınızın aynısıdır. Ancak burada sizi grup halinde vazgeçirmeye çalışanlar ya da üzerinize gelenler olabilir. Sinirlenmeden, ne istediğinizin bilincinde, açık ve net konuşmalar yapın. Sorulara yanıt verin ve neden askere gitmek istemediğinizin altını örneklerle çizin. Sürenizin az olduğunun bilincinde fazla uzatmayın. Kısa ve net olun. Psikiyatri Konseyi gerekirse yanınızda getirdiğiniz delilleri görmek isteyecektir ve bazılarını da sizden alabilir. Bundan sonra geriye son bir adım kalıyor o da Sağlık Kurulu. Sağlık Kurulu her branştan doktordan oluşuyor ve bir mülakata almıyor. Sadece bölümlerden gelen raporları onaylıyor. Raporunuzun askere alınmanız ya da alınmamanız yönünde mi yazıldığını son ana kadar bilemeyeceksiniz. Sağlık Kurulu’na girdiğinizde size raporunuzun sonucu söylenecek ve parmak iziniz karşılığında raporunuz verilecek. Raporunuzu teslim aldıktan sonra hemen sevk aldığınız şubeye dönün ve raporunuzu teslim edin. Şubede ekstra bir işlem yapmak zorunda kalmayacaksınız. Bundan sonra işiniz bitmiş demektir. Elinizde raporun bir kopyası olarak şubeden çıkacaksınız. 


Eğer sevk aldığınız şube kendi askerlik şubeniz değilse, sevk aldığınız şube raporu kendi askerlik şubenize ulaştıracak. Her iki halde de sonradan adresinize bir tebliğ ile raporun orijinali gelecek. 


Peki ya alamazsam?


Bu süreç sonunda raporu askere gitmemeniz yönünde alamamanız da olasıdır. Bu durumda dahi her şey bitmiş olmuyor, raporunuzu MAHKEME yoluyla almanız gerekiyor. Hemen yapmanız gereken şey Lambda İstanbul’a ya da Ankara KAOS GL’ye başvurmak. Bu dernekler sizi daha önce hastaneden rapor alamayıp mahkeme yolu ile rapor alan örneklerin detaylarını vererek dernek avukatlarına ya da konu ile ilgili başka avukatlara yönlendireceklerdir. Benim kişisel olarak başıma gelmediği için bu sürecin ayrıntılarını tam olarak bilemiyorum. Ancak mahkeme ile uğraşmak biraz sorunlu olsa da pozitif sonuç alabilme olasılığınızın çok yüksek olduğu bir süreçtir. 


Son sözler


Kişisel düşüncem Türkiye’de eşcinsellerin askerlik yapmak istememeleri için geçerli nedenler olduğu yönündedir. Zaten okul, aile, iş gibi ortamlarda gerilimler ve baskılar yaşayan bizlerin bu şekilde kapalı ve as/üs ilişkisinin olduğu ortamlarda yaşayabileceğimiz sorunlar daha da büyüktür. Ayrıca silahların olduğu bu ortamda can güvenliğimiz bariz bir şekilde tehlikede olacaktır

Bu geçerli nedenler eşliğinde ne istediğinin ve haklarının farkında bir eşcinsel olarak bu raporu alma sürecine girdiğinizde sonuç alamamanız için bir neden yoktur. 

Raporu almaya karar veren herkese başarılar. 


Sorularınız olursa danisma@kaosgl.org] veya [hukuk@kaosgl.org] adreslerine yazabilirsiniz. 


KAYNAK


__


Başka bir forumdan kendisinden izin alarak aktaracağım başka bir "muaf olma" olayını ilerleyen günlerde aktaracağım...
O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Askerden Muaf Olanlarlar Anlatıyor -2-


öncesi için şuradan başlamıştık.

ÖN HAZIRLIK

Önemli 2 nokta

Bu raporu almak için yola çıkmaya karar verdiğinizde 2 önemli konunun farkında olmalısınız.

Bunlardan ilki yasal olarak korunduğunuzdur. Askere alma yasası açık bir dille eşcinsellerin askere alınmayacağını/alınamayacağını belirtmektedir. Yani eğer eşcinselseniz ve askere gitmek istemiyorsanız bu sizin hakkınızdır ve bundan geri adım atmak zorunda değilsiniz. Bunu özellikle belirtmemin nedeni süreç boyunca karşılaşacağınız doktor/asker/memurlarca size geri adım attırmak üzere konuşmalar yapılabilir. Bunlara kulak asmayın ve sinirlenip kavga ortamı yaratmayan. Haklarınızı bilen, bilinçli bir eşcinsel olduğunuzu ortaya koyun. Askere gitmek istememe nedenlerinizi doğru ve açık bir dille belirtin. Yukarıda üçüncü sorunun yanıtında anlattığım nedenlerin hepsi geçerli nedenlerdir.

Burada önemli olan diğer nokta ise askeri hastanenin psikiyatri servisine eşcinselliğinizi kanıtlamak zorunda olmanızdır. Yasanın eşcinselleri koruduğu doğru, ancak sizin eşcinsel olduğunuz malum değil. Bu nedenle çoğu zaman beyanınız yeterli olmayacaktır. Sizi çeşitli psikolojik testlere tabi tutabilecekleri gibi kanıt da talep edebilirler. Esas konu karşınıza çıkacak olan doktorların kesin bir şekilde ikna olmasıdır.

İlişki halinde resim çektirilmesi gerektiğini duydum. Doğru mu?

Eskiden bu resimlerin talep edildiği pek çok kaynaktan doğrulandı. Benim rapor aldığım Ağustos 2008 döneminde konuştuğum doktorlar kesin bir dille bu resimlerin artık İSTENMEDİĞİNİ söylediler. Benim kişisel tavsiyem eğer fırsatınız varsa bu resimleri çektirerek gitmenizdir. Farklı yerlerde farklı uygulamalar olabilir. Bazı yerlerde sırf sizi utandırmak ya da vazgeçirmek adına bu resimler talep edilebilir. Göstermeyecek olsanız dahi yanınızda bulunması size pozitif bir güven verebilir. Ancak yine başa dönmek gerekirse bu resimler bir gereksinim değildir.


Diyelim ki yanımda götürmek istedim. Bu fotoğrafları nasıl çektirmeliyim, nasıl tab ettireceğim?

Çok sayıda fotoğrafa ihtiyacınız olmayacak. Fotoğraflarda oral ve anal pasif rolde olmalısınız. Yüzünüz görünüyor olmalı. Anal fotoğraflar için de penetrasyonun görünmesini sağlamalısınız. Fotoğrafları tab ettirmek için travesti ve transeksüellerin çalıştığı fotoğrafçılar mevcuttur. Eğer bunlardan birine ulaşamıyorsanız en güzel yöntem fotoğraf basabilen bir printer edinmektedir. Bu printerların yanlarında zaten 10x15 inch fotoğraf kâğıtları da gelmekte. Bu şekilde evinizde kendiniz de basabilirsiniz
Başka ne kanıt sunabilirim?

Benim sunduğum kanıtlar arasında şunlar vardı; Beargi basılı sayısında ismimle çıkan yazılar, Gacı Laço dergisinde ismimle çıkan yazılar, Beargi online dergisinde ismimle çıkan yazıların print-out’ları, Onur Yürüyüşünde çektirmiş olduğum fotoğraflar. Bunların dışında eğer Lambda ya da KAOS GL gibi tüzel kişiliğe sahip bir derneğe üye iseniz üye olduğunuza dair bu derneklerden aldığınız bir yazı işinize yarayacaktır. Eşcinsel organizasyonlarda çektirdiğiniz her türlü fotoğrafın yanınızda olmasında da fayda var. 

Ailemden kimseyi çağırıyorlar mı?

Son günlerde bazı yerlerde böyle bir uygulama yapıldığına dair yazışmalar var. Ancak ben bunun doğruluğu konusunda bir tecrübe yaşamadım. Rapor almaya yalnız ya da bir arkadaşınızla gidebileceğiniz gibi sizi bilen bir kardeşiniz, kuzeniniz vs ile de gidebilirsiniz. Eğer ailenizden birini çağırmanızı isterlerse buna kesin bir dille ayak diremenizi öneririm, keza bu yasal bir uygulama olmayacaktır ve sadece sizi caydırmaya yöneliktir.  **(vereceğim başka bir örnekte aile bireylerinden birisi çağırılıyor)

Nasıl giyinmeliyim?

Bu da tartışmalı bir konudur. Genel yargı çok fazla erkeksi görünmememiz üzerine. Ancak fazlasını rol yapmaya çalışırsanız kendini belli edecektir. O yüzden abartmanız da gerekmez. Eğer sakallı ve bıyıklı iseniz, bunları kesmeniz sizin faydanızadır. Makyaj ya da başka kadınsı hazırlıkları – eğer normalde de yapmıyorsanız – yapmanız sizi yapay gösterecektir. Eğer transeksüel ya da travesti eğilimli iseniz ve bu konuda tecrübeniz varsa bu şekilde de gidebilirsiniz. Ancak orada alaylı bakışlara ve laf atmalara maruz kalabileceğinizi göz önünde bulundurun. Burada ana amaç doğal olmaktır.

Ben kişisel olarak sakal, bıyığımı kesip, açık renkli gömlekler ve kot ile gittim.
ASKERLİK ŞUBESİ SÜRECİ

Hazırlığımı tamamladım. Şimdi ne yapıyorum?

Hazırlığınız tamam ise ve sevk zamanınız da geldiyse, ilk yapmanız gereken bir askerlik şubesine gitmektir. Kendi askerlik şubenize gitmek zorunda değilsiniz, size en yakın şubeye gidebilirsiniz. Askerlik şubesine giderken herhangi bir görsel hazırlığa gerek yoktur. Keza raporu verecek yer şube değil, şube sizi sadece hastaneye sevk edecek. Burada yoklamaya girerken basitçe askeri hastaneye sevk istediğinizi belirtin. Hangi bölüme istediğiniz ya da hastalığınızın ne olduğu SORULMAMAKTADIR. Şube bu bilgileri sizden istemeden hastane sevkini vermek zorundadır. Ancak eğer çok ısrar ederlerse ve size zorluk çıkarmaya çalışırlarsa basitçe Psikiyatri’ye istediğinizi ve hastalığınızı da oradaki doktorlara anlatacağınızı, şubede anlatmak zorunda olmadığınızı söyleyebilirsiniz. Gerekirse yasal prosedürü bildiğinizi ve yaptıklarının yasal prosedüre aykırı olduğunu da belirtin. Askerlik şubesi sizden 15 fotoğraf isteyecektir (hazırlıklı gidin). Sonra da size kapalı mühürlü bir zarf teslim edecek ve hastane dışında açmamanızı tembih edecek. Bundan sonra 7 gün içinde hastaneye gitmek zorundasınız. Yoksa hastane sevkiniz iptal olur ve yeniden almak zorunda kalırsınız.  

HASTANE SÜRECİ

Hastanede nasıl görüşmeler yapacağım?

O Gay; Ben de... Blog Yazarı

Psikoseksüel Bozuk, Eşcinsel ve Askerlik


"Askerden Muaf 
Olanlar Anlatıyor"

Muayene esnasında "Ben Eşcinselim" dediğimiz zaman ve yasal hakkımız olan "Askerlikten Muaf" raporunu almak isteyenlerin ne gibi prosedürlerle karşı karşıya kalacaklarına ilişkin başımdan geçmediği için ve ben askerliğimi yapmak istediğimden dolayı bilgi verememiştim. Gerek gelen yorumlar ışığın da gerekse sağda solda bu konunun halen muallakta kalması sebebiyle sağlam kaynaklar olarak gördüğüm 1-2 yerden bu süreci yaşayanların ne gibi durumlarla karşı karşıya kaldıklarını buraya aktarmak istiyorum.

Eşcinsel bir erkek olarak ve psikolojik bozukluğum yok her erkek gibi ben de askerliğimi yapacam dediğim için aktardıklarım; "askerlikten nasıl yırtılır" , "nasıl muaf olunur" anlamı taşımasın. Böyle bir niyetim yok. Gerçekten de baskı altında yaşayamayacak, psikolojisi bozuk olmasa bile ağır şekilde psikolojik darbe alacağını varsayan (ki her erkeğin psikoloji kesin bozuluyordur), diğer askerlerin hem sözlü hem de fiziksel tacizine maruz kalacaklarını düşünen eşcinsel arkadaşlarımız "askerlik yasası" gereği kendilerine verilen haklardan faydalanabilirler. Gelelim örneklere;

İlki Psikoseksüel Bozuk adı altında KaosGL de yayınlanan yazı;

____

Kim mi bu psikoseksüel bozuk? Benim. Üstelik raporum da var. Üzerinde de diyor ki; “Rahatsızlığı: Psikoseksüel Bozukluk. Barışta ve sevkte askerlik yapmaya uygun değildir.

KAOS GL – 25/09/2008
Sercan - İstanbul 

Aslında TSK’dan bu raporu almak (bazıları “pembe tezkere” de diyor) uzun süredir aklımda bir soru işaretiydi. Bunu düşünürken pek çok kişi ile konuşup bilgi ve tecrübe paylaşımı yapmaya çalıştım. Tahmin edersiniz ki bu konu ile ilgili yazılı çok az kaynak var. Ben de hem dinlediğim, hem de kendi tecrübelerimi birleştirerek, bu raporu almayı düşünen eşcinsellerin sorularını yanıtlayabilecek bir kaynak oluşturmaya karar verdim. 

Başlarken önemli not

Başlamadan önce önemli bir konunun altını çizmek istiyorum. Bu raporu alma sürecinde yaşayacaklarınız askerlik şubenize, sevk edileceğiniz hastaneye, hatta aynı hastane içinde karşınıza çıkacak olan askeri ya da sivil doktora, hatta memura göre değişiklikler gösterecektir. Ne yazık ki uygulamanın çok kemikleşmiş bir standardı yok. Hatta celp dönemleri arasında dahi farklılıklar oluşabiliyor. Dolayısı ile burada anlatılanları bir genel rehber gibi kabul edip, her şeye hazırlıklı olmanız en iyisi. 
Eşcinsel isem askerlikten rapor almak zorunda mıyım?

Kesinlikle hayır. Pek çok eşcinsel (hatta çoğunluk) askerlik sürecini kendini saklayarak geçirebiliyor. Askerlik mesleğinde olan eşcinsellerin varlığını da biz kendi tecrübelerimizden biliyoruz. Yani askerlik yapmak istiyorsanız buna bir engeliniz yok. Hatta görünüm olarak oldukça efemine bile olsanız askerlik şubeniz sizi talebiniz olmadan “bunda bir gariplik var” diyerek hastaneye sevk etmeyecektir. Ancak askerlik şubesindeki yoklama/muayene sürecinde eşcinsel olduğunuzu beyan ederseniz bu sevki siz istemeden de yapabilirler. Kısacası askerlik yapmak istiyorsanız, eşcinselliğinizle ilgili bir beyanda bulunmayın ve süreci normal olarak işletin. Bir sorun çıkmayacaktır.  

Neden rapor almalıyım?

Askerlik yapmak istememenizi etik ya da siyasi nedenlerinin dışında bir eşcinsel olarak geçerli kılacak başka nedenler de mevcuttur. Bunlardan ilki eşcinsellerin aile, işyeri ve yaşadıkları diğer toplumsal ortamlarda baskı altında kalmalarıdır. Eğer askerlik sürecinizde eşcinselliğinizin belli olabileceği kaygısını taşıyorsanız yapmamanız uygun olacaktır. Keza bu nedenle mobbing, psikolojik baskı ve hatta fiziksel şiddete maruz kalabilirsiniz. Homofobik üslerin olduğu bir ortama düşme olasılığınız bile mevcuttur. Eşcinsel olduğu için kendi ailesi tarafından infaz edilen arkadaşlarımızın olduğu ülkemizde, hele bir de silahların olduğu askerlik ortamından çekinmeniz son derece doğaldır. Aynı yatakhaneyi pek çok kişi ile paylaşacağınız bu ortamda birinin size “bana yan baktı”, “bana o gözle baktı” diyerek şiddet uygulaması olasıdır.

Hangi meslekler rapor almamalı?

Eğer devlette çalışma ihtimaliniz yüksek olan bir meslekte iseniz bu raporu almadan önce bir kez daha düşünmelisiniz. Keza raporunuzda askerlik yapamama nedeniniz yer alacaktır. Bu gelecekte iş arayışınızı ve ortamınızı etkileyebilir. Özellikle öğretmenlik branşlarında okuyanların özel sektörde çalışacak bile olsalar askerliğini yapması kendi faydalarına olacaktır. 
Raporda ne yazıyor?

Raporunuzda “cinsel kimlik bozukluğu”, “psikoseksüel bozukluk” ya da “ileri derecede psikoseksüel bozukluk” yazabilir. Ayrıca bunların kodları da yer alacaktır. Çoğu özel sektör iş yeri işe girişte askerlik ile ilgili raporu sizden talep etmezken, bazı büyük şirketler edebilirler. Şirketlerin bu konudaki prosedürleri ise şirketten şirkete değişebilir.
  
Ne zaman başvuracağım?

Eğer raporu almaya karar verdiyseniz en yakın celp döneminde başvuru yapabilirsiniz. Celp dönemlerini öğrenmek için en doğru adres TSK’nin web sitesi olacaktır. Ya da size en yakın askerlik şubesini arayarak öğrenebilirsiniz. 
Rapor almak adına nereden başvurmam faydalı olur?

Açıkçası bu tamamıyla sizin şansınıza kalmış. Raporu daha kolay ya da daha zor veren bir askeri hastane yok. Sevk zamanınıza ve denk geldiğiniz doktorlara göre süreciniz daha kolay ya da zor geçebilir. İstediğiniz askerlik şubesinden başvurmanız mümkündür. Şubeler sizi bağlı oldukları askeri hastaneye sevk edeceklerdir. Başvuracağınız şubeyi arayıp hastaneyi öğrenebilirsiniz. Ben raporu İstanbul GATA’dan aldım. 

ÖN HAZIRLIK

Önemli 2 nokta
O Gay; Ben de... Blog Yazarı