Bu site yetişkinlere yönelik bilgiler içermektedir. 18 yaşından küçükler için uygun değildir.

Blog 6 Yaşında




9 Aralık 2010 yılı, ilk yayınımı attığımda gelip geçici bir heves olacak sanmıştım fakat oldukça güzel anıları ve arkadaşları bana kazandırdı bu blog.

Son 2 yıldır oldukça az yazmak durumunda kaldım bazı sebeplerden dolayı. Ne yazık ki ülke olarak gerek içerde gerek çevresinde gerekse dışarda binbir türlü bela ile uiğratığımız için pekte morallerimiz yerinde olamıyor maalesef.

Homofobi ve insanlara tahammülsüzlük arttı. Daha 3 - 4 yıl öncesine kadar onur yürüyüşlerini bir parti havasında yapardık o günler blogumda birer anı olarak kaldı. İnsanları tanıdıkça da bazı şeylerden soğuyoruz işte.

Velhasılı;

Google blogspot hizmeti vermeye devam ettikçe blogta burada yaşamaya devam edecek.

Görüşmek üzere ;)
Ogaybende Blog Yazarı

1 Aralık Dünya AIDS Günü



Aids hakkında söylenecek fazla söz yok zaten. Kısaca değinecek olursak AIDS; (Acquired Immune Deficiency Syndrome) yani sonradan kazanılmış bağışıklık sistemi yetersizliği.

İlk adı konduğunda ne olduğu az çok bilinsede neden olduğu konusunda hiç bir bilgi yoktu. Sonradan bir virüsün sebep olduğu yapılan araştırmalar sonucu belirlenince HIV (Human Immunodeficiency Virus - İnsan Bağışıklık Yetersizliği Virüsü) adı kondu. Vücudun bağışıklık sistemini oluşturan akyuvarları hedef alıp kendisi çoğalırken onları zayıflatması sebebiyle vücudun bağışıklık sistemini zayıflatmış oluyor. Vücut normalde rahatlıkla başa çıkabileceği enfeksiyonlarla bile baş edemez hale eliyor. Hiv(+) olan birisinin ilerde  illaki AIDS olacak diye bir derdi yok ama devamlı ilaç kullanarak bu virüsü sınırlayarak bağışıklık sistemini etkilemeyecek halde tutmak mümkün lakin ömür boyu ilaçlara mahkum olmak, giden paralar ve ilaçların yan etkisi düşünüldüğünde "nasılsa kontrol altına alınabiliyor artık","ölümcül hastalıklar listesinden çıkarılıp ilaçla kontrol altında tutulabilen hastalıklar kategorisine eklendi" demek kendimizi kandırmaktan başka bir şey değil. Bu yüzden özellikle tek gecelik ilişkilere dikkat etmekle birlikte mutlaka kondom kullanılması gerekmektedir. Oral sekste bile ağızda yara varsa bulaşma riskinin olduğunu unutmamak lazım.


Daha düne kadar AIDS'in homoseksüel hastalığı olduğunu varsayan, Tanrının bizleri cezalandırdığını öne süren kişilerin AIDS'în cinsel kimlik tanımadığını en sık görülme oranının da heteroseksüellerde olduğunu (bu normal hetroseksüel kimliğin Dünya'da daha fazla olması) geçte olsa fark etmesi bilinçlenmesi iyi bir şey. Lakin yine de Dünya'da AIDS'e harcanan araştırma giderleri bu hastalığın tedavisi için harcananlardan kat be kat düşük umarım en kısa sürede bu virüsü toptan ortadan silecek bir iğne ilaç vs bulunur.



Video'yu izleyin oldukça çarpıcı !!!



Dünyada savaşa ve silaha harcanan paranın fazla değil 10 da 1 i bile bu tarz hastalıkların tedavisi ve yok edilmesine harcansa sanırım dünyada bu tarz hastalıklar kalmazdı. İnsanoğlu kadar nefret kusan başka bir yaratık olmasa gerek. Yaşadığımız dünyanın bile içine sıçıyoruz sonrada utanmadan yeni dünyalar aramaya kalkıyoruz.





Asrın Vebası AIDS yazımı da okuyunuz!

* İlk yayınlanma ytarihi 1 Aralık 2011
O Gay; Ben de... Blog Yazarı