Ne demiş şair Cahit Sıtkı Tarancı;
Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Dante’ de; İlahi Komedya adlı eserinde, Cehennemin ilk dizesine; “hayat yolculuğumuzun ortasında kendimi karanlık bir ormanda buldum” diyerek başlıyor idi. O’nun da yaşı 35 iken.
Küçükken kaça gidiyorsun diye soranlara gururla “biye gidiyoyum” ile başlayıp sırası ile 5. sınıf, orta 1, orta 3, lise 1 ve lise son sınıflarda olmanın hazzını yaşayarak büyümek, büyük olduğunu karşındakine göstermek ile başlayan büyüme serüveni en nihayetinde üniversite yıllarında doruğa ulaşıyordu. Birisinden büyük olmanın hazzı tartışılmaz yaşanır geliyordu. O duyguyu eminim hepimiz biliyoruzdur tarfi mümkün değil.
Nihayet üniversite; su gibi akıp geçen üniversite günlerinin ve yıllarının ardından hayatında mutlaka yaşanılası anlar, fırsat verseler tekrar geri döneceğin yıllara günlere arkadaşlıklara dostluklara ve yaşanmışlıklara bırakıyordu kendini. Özlemle anacağın hep o günlerde kalmak isteyeceğin yıllara.
Genelde kadınların yaş takıntısı vardır derler ama sanırım biz gaylerinde yaş takıntısı var. Her yaşın kendine has güzelliği var olayı ise koca bir safsata :)) 29 yaşına kilitlenip her 3 yılda ya da bilemedin 5 yılda bir 1 yaş daha atabilirsin yaş hanene :))
Doğum günlerini ya da yılbaşlarını neden kutlarlar, kutlarız anlamam “heyoo 1 yaş daha yaşlandımmmm” mıdır olay :)
Velhasılı yolun yarısına 5-6 yıl kalmışken şimdiden etekler tutuştu yani :))